hayatta bir şeyim olsun isterdim o da hiç bir şeyim leyla gibisin sen öğrenmek aklımı karıştıran yaptığımı sorgulatan açlığımı unutturan bilinmeyen, sanki asırlar yıl önce de aynı şimdi de bana aynı sevgiyle sarılan.
sarmaş dolaş hissiyle yaşıyorum ağaçlar sarıyor etrafımı kedilerle selamlaşıyor köpeklerle kuyruk sallıyorum dört ayakta olabiliyor iki ayağımın üzerinede kalkabiliyorum bazan fırtına oluyorum bazan da huzur veren kara delik çırpınışları görebiliyorum elim uzansa parçalanacak sahip olma içgüdüsü ölüme mahkum olduğunu unutuyor tüm her şeyden birazken yokluğun korkusuyla tutunmaya çalıştıkların birer birer elinden gidecek.
zamanın karşı konulamaz aşkı bir gün senin için bitecek o sönüp gideceğin an zenginliğin sadece elinde kalan ruhuna hangi kıyafetleri yakıştırdığın olacak. ve paranın olmadığı yeri biliyorsun kendinle bu inatlaşman, sevgiye karşı nefret dikiyor üzerine kurtulana kadar cezan kendin olacak..